Selam Stf üyeleri.
Konu başlığından da anlaşılacağı gibi modifiye olayı günümüzde hala vazgecilmez hobilerimizden biri olmaya devam ediyor. 40 yaş ve üstü üyelerimiz de çok iyi hatırlarlar ki zamaninda motoruna anahtar değmemiş arabalar daha çok ilgi cekiyor ve ikinci elde daha çabuk satılıyordu. Sanayi sektörümüzun kuş serisi araclarla kendini gelistirtigi bu dönemlerde alıcılar için kaporta boyadan önce motora el değip degmedigi daha önemli idi. Zamanla kullanıcılar önce görsel modifiyeye ardından da motor modifiyesine el attılar. Tabi bu olay motora el değmemiş olmasina ozen gosteren kitleyi biraz olsun ustalara güvenme konusunda ikna etmeye başlatmıştı. Turbolanan kuş serisi araçlar hazır turbolu japon araçları ile pekişince sanayimiz tamircilikten çok modifiye sektöründe ilerlemeye başladı. Türkiye deki kısıtlı yedek parça sorunu beraberinde yurt dışından kacak yollarla parça getirtmeye yol açtı. Para var ama alınacak yedek parça malesef yok. Hic gormedyigimiz bir parçayı alan kişiye "kaç paraya aldın" demek yerine " nasil getirttin?" Demek zorunda kaldığımız bu dönemlerde modifiye sektörü yavaş yavaş kendini aşmaya başlamış ve ilk defa 200 hp üstü araçlar ile pistlerde boy gösterir olmuştuk.
Günümüzde hala modifiye olayına sıcak olmayan bir kitle mevcut ve olmayada devam edicek. Bu kitleye neden diye sorduğumuzda alınan cevap hep aynı " motorda müdahale ömrü kısaltır" sizcede oylemi ? Ömür kısalmasıni doğru kabul edersek bunun biz kullanıcılara ne gibi bir zararı olur ? Yarına çıkaçağımızın belli olmadığı bir dunyada yaşıyorken aldığımız aracın ömrü ne kadar onemlidir? Siz degerli üyelerin bu konudaki fikirlerini merak ediyorum. Teşekkürler.
Konu başlığından da anlaşılacağı gibi modifiye olayı günümüzde hala vazgecilmez hobilerimizden biri olmaya devam ediyor. 40 yaş ve üstü üyelerimiz de çok iyi hatırlarlar ki zamaninda motoruna anahtar değmemiş arabalar daha çok ilgi cekiyor ve ikinci elde daha çabuk satılıyordu. Sanayi sektörümüzun kuş serisi araclarla kendini gelistirtigi bu dönemlerde alıcılar için kaporta boyadan önce motora el değip degmedigi daha önemli idi. Zamanla kullanıcılar önce görsel modifiyeye ardından da motor modifiyesine el attılar. Tabi bu olay motora el değmemiş olmasina ozen gosteren kitleyi biraz olsun ustalara güvenme konusunda ikna etmeye başlatmıştı. Turbolanan kuş serisi araçlar hazır turbolu japon araçları ile pekişince sanayimiz tamircilikten çok modifiye sektöründe ilerlemeye başladı. Türkiye deki kısıtlı yedek parça sorunu beraberinde yurt dışından kacak yollarla parça getirtmeye yol açtı. Para var ama alınacak yedek parça malesef yok. Hic gormedyigimiz bir parçayı alan kişiye "kaç paraya aldın" demek yerine " nasil getirttin?" Demek zorunda kaldığımız bu dönemlerde modifiye sektörü yavaş yavaş kendini aşmaya başlamış ve ilk defa 200 hp üstü araçlar ile pistlerde boy gösterir olmuştuk.
Günümüzde hala modifiye olayına sıcak olmayan bir kitle mevcut ve olmayada devam edicek. Bu kitleye neden diye sorduğumuzda alınan cevap hep aynı " motorda müdahale ömrü kısaltır" sizcede oylemi ? Ömür kısalmasıni doğru kabul edersek bunun biz kullanıcılara ne gibi bir zararı olur ? Yarına çıkaçağımızın belli olmadığı bir dunyada yaşıyorken aldığımız aracın ömrü ne kadar onemlidir? Siz degerli üyelerin bu konudaki fikirlerini merak ediyorum. Teşekkürler.